Omurgadaki sinsi tehlike: Skolyoz

Skolyoz, omurganın saÄŸa ya da sola eÄŸilmesiyle oluÅŸan bir rahatsızlık. Bu hastalık her 100 kiÅŸiden 3’ünde görülüyor. Peki, skolyoz neden ortaya çıkıyor, aileler nelere dikkat etmeli?

Etlik Şehir Hastanesi Skolyoz Birim Sorumlusu Doç. Dr. Damla Cankurtaran ile bu konuyu konuştuk.

Skolyoz hangi belirtilerle kendini gösteriyor?

Doç. Dr. Damla Cankurtaran, en sık karşılaşılan skolyoz tipinin ergenlik dönemindeki skolyoz tipi olduğunu söylüyor.

“Skolyozun en sık karşılaÅŸtığımız tipi 10-18 yaÅŸ arası çocuklarda görülen Adölesan Ä°diopatik Skolyozdur. Skolyozun belirtileri; omuzlar arasında fark olması, bel kıvrımı çizgileri arasında fark olması, bel kıvrımı ve dirsek arasındaki mesafenin saÄŸ ve sol arasında eÅŸit olmaması ya da çocuk öne doÄŸru eÄŸildiÄŸinde sırtta ya da bel bölgesinde bir yükseklik farkı görülmesidir.”

Skolyozda erken teşhis önemli

Damla Cankurtaran, skolyozda omurganın eğrilme derecesine göre tedavi yöntemi uygulandığını anlatıyor.

”Skolyozun teÅŸhisinde öncellikle düşündüren bulgular açısından ayrıntılı bir muayene yapılır. Klinik muayene sonucunda skolyozdan şüphelenirsek röntgenden yararlanılır. Skolyoz tedavisinde eÄŸriliÄŸinin büyüklüğü, ilerleme hızı ve ilerleme riski göz önüne alınarak hastaya özgü bir tedavi programı oluÅŸturulur.”

Bireysel egzersizler tedavi için önemli

Cankurtaran,”Skolyoza yönelik bireysel egzersizler tedavinin olmazsa olmaz en temel bileÅŸenidir, bunun yanında hastanın durumuna göre tedavide korselerden yararlanılabilir. EÄŸriliÄŸi ileri olan çocuklarda ise bir diÄŸer tedavi seçeneÄŸi ise cerrahidir.” diyor.

Skolyoz hastalarının ağırlık kaldırma, dans, jimnastik ya da tenis, golf gibi tek taraflı sporlardan kaçınmaları öneriliyor.

Doç. Dr. Damla Cankurtaran, ”Bir kiÅŸinin skolyoz hastası olması demek bu sporları kesinlikle yapamaması anlamına gelmez. Hastalara doÄŸru yönetim ve tedavi programı saÄŸlandığında bu sportif aktiviteler güvenli bir ÅŸekilde yapılabilir. Bunun için, hastalara hangi aktivitelerden vücudun daha fazla stres altında kaldığı öğretilerek bunlardan kaçınmasını saÄŸlamak, bunun yanında güçsüz kısımları güçlendirmeye teÅŸvik eden egzersizleri içeren eÄŸitim programlarını hastalara öğretmek önemlidir. Skolyoz hastalarında yüzme, bisiklet sürme, yoga, pilates ya da yürüyüş gibi sporlar daha güvenilirdir. Çocuklarda aÄŸrı yaratan herhangi bir aktiviteden de kaçınmalıdır.” ÅŸeklinde konuyor.

Ailelerin görevi büyük

Skolyoz sinsi ilerleyen bir hastalık bu yüzden ailelere büyük görev düştüğünü belirten Damla Cankurtaran, “Aileler özellikle 10-18 yaÅŸ arasındaki çocuklarını banyo ya da üst deÄŸiÅŸtirme sırasında omuzlarında herhangi bir eÅŸitsizlik, sırt ya da bel bölgesinde bir asimetri olup olmadığı konusunda belli aralıklarla gözlemlemelidirler. Bir asimetri fark ettikleri durumda bir fizik tedavi ve rehabilitasyon hekimine baÅŸvurmalıdırlar.” ifade ediyor.